Subperiostal İmplant Nedir? Kimlere ve Nasıl Uygulanır?

15/04/2025by ATA PERA0

Diş kaybı yaşayan ancak çene kemiğinde yeterli hacme sahip olmayan bireyler için geliştirilen subperiostal implant yöntemi, geleneksel implant tedavilerine alternatif olarak öne çıkmaktadır. Özellikle kemik grefti yapılamayan ya da cerrahi müdahale riskli olan durumlarda etkili bir çözüm sunar. 

Bu yazımızda, subperiostal implant nedir, kimlere uygulanır ve nasıl uygulanır gibi merak edilen tüm sorulara açıklık getiriyoruz. Ayrıca bu yöntemin avantajları, dezavantajları, fiyat bilgileri ve tedavi sürecine dair güncel ve kapsamlı bilgiler de içerikte yer alacak.

Subperiostal İmplant Nedir?

Subperiostal implantlar, diş eti altına ancak alveolar kemiğin üzerine yerleştirilen, hastaya özel tasarlanmış implantlardır. Geleneksel endosteal implantlardan farklı olarak, kemik içine değil, periostun altına oturtularak sabitlenirler. Bu özellikleri sayesinde, ileri derecede alveolar kemik rezorpsiyonu olan ve konvansiyonel implant uygulamalarına uygun olmayan hastalar için etkili bir tedavi seçeneği sunarlar.​

Modern dijital görüntüleme teknikleri ve 3D baskı teknolojilerinin entegrasyonu ile, subperiostal implantlar hastanın tomografi verilerine dayanarak kişiye özel olarak üretilmektedir. Bu sayede, implantın çene kemiğine birebir uyum sağlaması ve cerrahi müdahalenin minimal invaziv şekilde gerçekleştirilmesi mümkün olmaktadır. Bu yaklaşım, hem tedavi sürecini kısaltmakta hem de postoperatif komplikasyon riskini azaltmaktadır.​

Subperiostal implantların tarihsel gelişimi, modern üretim teknikleri ve klinik uygulamaları hakkında daha detaylı bilgi edinmek isterseniz, 2024 yılında yayımlanan ve bu konuda kapsamlı bir bilimsel değerlendirme sunan “The Evolution of Custom Subperiosteal Implants for Treatment of Partial or Complete Edentulism in Patients with Severe Alveolar Ridge Atrophy” başlıklı derleme makalesini inceleyebilirsiniz.

Subperiostal İmplant Kimlere Uygulanır?

Subperiostal implant tedavisi özellikle çene kemiğinde hacim kaybı olan bireyler için geliştirilmiştir. Aşağıdaki hasta grupları için bu tedavi oldukça uygundur:

  • Çene kemiği erimesi yaşayan bireyler: Kemik yoğunluğu geleneksel implant için yeterli olmadığında subperiosteal implant önemli bir alternatif sunar. Bu hastalarda implant kemiğe değil, kemiğin üstüne yerleştirildiği için başarı oranı yüksek olur.
  • İleri yaşta olan bireyler: Yaşa bağlı kemik kayıpları bu hastalarda geleneksel implant uygulamalarını güçleştirebilir. Aynı zamanda genel sağlık durumlarının hassasiyeti nedeniyle büyük cerrahi işlemler önerilmez. Bu noktada subperiostal implant, minimal cerrahi gerektirmesi ve kemik içine vida yerleştirilmemesi sayesinde ileri yaş grubu için ideal bir seçenek haline gelir.
  • Sistemik hastalıkları olan bireyler: Örneğin diyabet, osteoporoz gibi hastalıklar nedeniyle kemik yapısı zayıf olan hastalarda da subperiostal implant güvenle uygulanabilir. Bu durumda hastaya özel tasarlanan implantlar sayesinde, sabit protez kullanımı mümkün hale gelir.
  • Greft uygulaması yapılması mümkün olmayan hastalar: Bazı hastalar için greft operasyonları riskli veya mümkün olmayabilir. Bu gibi durumlarda subperiosteal dental implants yöntemi, alternatif ve güvenli bir tedavi süreci sunar.

Subperiosteal dental implants teknolojisi sayesinde, sabit diş protezine sahip olmak için artık kemik grefti zorunluluğu ortadan kalkmaktadır. Bu da tedaviyi hem daha hızlı hem de daha az invaziv hale getirir.

Subperiostal İmplant Hangi Durumlarda Tercih Edilir?

Subperiostal implant, çene kemiği hacmi yetersiz olan ancak sabit diş protezi isteyen bireyler için ideal bir tedavi seçeneğidir. Özellikle geleneksel implant yöntemlerinin uygulanamadığı durumlarda subperiostal implantlar önemli bir alternatif sunar.

Subperiostal implantın tercih edildiği başlıca durumlar şunlardır:

  • Çene Kemiği Hacminin Yetersiz Olduğu Durumlar: Uzun süreli diş eksikliği, yaşa bağlı kemik erimesi veya travmatik kayıplar nedeniyle çene kemiği hacmi azalmış hastalarda, klasik implantlar için yeterli kemik bulunmayabilir. Bu gibi durumlarda, kemik içine yerleşim gerektirmeyen subperiostal implantlar tercih edilir.

  • Cerrahi Greft İşlemlerinden Kaçınılmak İstendiğinde: Kemik grefti gibi ileri cerrahi işlemler hem maliyetli hem de iyileşme süreci uzun işlemler olabilir. Subperiostal implant tedavisi, ek greft cerrahisine gerek kalmadan sabit diş protezi imkanı sunar.

  • Cerrahi Risklerin Azaltılmasının Gerektiği Hastalarda: Sistemik sağlık sorunları olan, cerrahi müdahale riski taşıyan veya iyileşme kapasitesi düşük bireylerde minimal invaziv tedavi tercih edilir. Subperiosteal dental implants, kemiğin içine vida yerleştirilmeden uygulandığı için daha güvenli bir seçenek oluşturur.

  • Cerrahi İşlemlerden Korkan veya Genel Anestezi Alamayan Bireylerde: Cerrahi müdahalelerden korkan veya anestezi riski yüksek olan hastalarda, subperiostal implantlar daha konforlu ve tolere edilebilir bir tedavi süreci sağlar.

  • Daha Hızlı İyileşme ve Tedavi Süresi Beklentisi Olan Hastalarda: Subperiostal implant uygulamaları, kemik iyileşmesi beklenmeden sabit diş protezi sunabileceği için tedavi süresini kısaltmak isteyen hastalar için de uygun bir alternatiftir.

Bu nedenlerle subperiosteal implantlar, hem hasta konforu hem de tedavi başarısı açısından özel durumlarda güvenle tercih edilmektedir.

Subperiostal İmplant Kimlere Uygulanır

Subperiostal İmplant Nasıl Uygulanır?

Subperiostal implant tedavisi, özel ölçümler ve 3D görüntüleme teknikleriyle başlar. Çene kemiğinin mevcut yapısı detaylı şekilde analiz edilir. Bu analiz sonucunda hastaya özel bir implant tasarımı gerçekleştirilir. Gelişmiş görüntüleme teknikleri sayesinde hata payı minimuma indirilir.

Hazırlanan implant çene kemiğinin üst kısmına, diş eti altına yerleştirilir ve sabitlenir. İşlem lokal anestezi ile gerçekleştirilir ve genellikle dikiş gerektirir. Tedavi sürecinde subperiosteal implant dokularla uyumlu şekilde iyileşme gösterir ve kalıcı diş protezlerinin destek noktası olur.

Uygulamanın ardından geçici protezlerle hasta günlük yaşamına, örneğin konuşma, yemek yeme gibi temel aktiviteleri rahatlıkla sürdürebilecek şekilde devam edebilir. Kalıcı protezler genellikle birkaç hafta içinde yerleştirilir. Bu süreçte hasta konforu ön planda tutulur. Tedavi sonrası ağrı yönetimi, yara bakımı ve kontroller de titizlikle sürdürülmelidir.

Subperiostal İmplantın Avantajları Nelerdir?

Subperiostal implant uygulaması, özellikle cerrahi greft işlemlerine ihtiyaç duymadan sabit diş kazanımı sağladığı için tercih edilmektedir. Bu yöntem, kısa sürede kalıcı çözümler sunar ve hasta konforunu artırır. Aynı zamanda geleneksel yöntemlere kıyasla daha az travmatik olması, tercih edilmesinde önemli bir etkendir.

Subperiostal implantın başlıca avantajları şunlardır:

  • Kemik greftine ihtiyaç duyulmaz.
  • Kısa sürede kalıcı diş protezine kavuşulabilir.
  • Operasyon süresi daha kısadır ve iyileşme süreci daha hızlıdır.
  • Kemiğe vida yerleştirilmediği için cerrahi risk daha düşüktür.
  • İleri yaş ve sistemik sağlık sorunları olan bireyler için güvenlidir.
  • Dijital planlama sayesinde kişiye özel uyum sağlanır.
  • Yüksek hasta memnuniyeti sağlar.
  • Cerrahi işlem daha az invazivdir, iyileşme daha rahattır.

Subperiostal implantların atrofik çenelerin rehabilitasyonundaki rolü ve klinik başarıları üzerine yayımlanan güncel bilimsel raporlar, bu tedavi yönteminin etkinliğini daha net ortaya koymaktadır. Özellikle The Role of Custom-made Subperiosteal Implants for Rehabilitation of Atrophic Jaws – A Case Report çalışmasında da belirtildiği üzere, kişiye özel tasarlanan subperiostal implantlar ile hızlı, güvenli ve başarılı sonuçlar elde etmek mümkün hale gelmiştir.

3D Baskı Teknolojisiyle Üretilen Kişiye Özel Subperiostal İmplantlar

Son yıllarda dijital sağlık teknolojilerindeki gelişmeler, dental implantoloji alanında da önemli yeniliklerin önünü açmıştır. Bu gelişmelerden biri, üç boyutlu (3D) baskı teknolojisi kullanılarak hastaya özel subperiostal implantların üretilmesidir.

Bu yöntem, ileri seviye kemik kaybı bulunan vakalarda standart implant seçeneklerinin yetersiz kaldığı durumlar için alternatif bir çözüm sunar. 3D baskı teknolojisi, hastanın çene yapısına tamamen uyum sağlayacak şekilde tasarlanan implantların üretilmesine olanak tanır. Böylece, çene kemiğinin mevcut anatomisine göre birebir uyumlu ve stabil implantlar elde edilir.

Literatürde yayımlanan güncel bir bilimsel raporda, şiddetli atrofik çene vakasında 3D baskı ile üretilen kişiye özel subperiostal implantın kullanımı detaylı şekilde incelenmiştir. İlgilenenler, bu uygulamanın süreçleri ve klinik sonuçları hakkında daha fazla bilgiye Custom-made 3D Printed Subperiosteal Implant for Restoration of Severe Atrophic Jaw: A Case Report çalışmasından ulaşabilirler.

Bu yeni nesil uygulamalar, bireyselleştirilmiş tedavi planlamasının gelecekte diş hekimliğinde çok daha önemli bir yer tutacağının işaretlerini vermektedir.

Subperiostal İmplantın Dezavantajları ve Riskleri

Subperiostal implant tedavisinin de her tıbbi işlem gibi bazı riskleri bulunmaktadır. Bu risklerin başında uygulama sonrası istenmeyen komplikasyonlar gelir. Ancak uygun hasta seçimi ve deneyimli uzmanlarla bu riskler en aza indirilebilir.

Subperiostal implantın başlıca dezavantajları ve riskleri şunlardır:

  • İyi planlanmamış tedavilerde implantın yerinden oynaması riski vardır.
  • Enfeksiyon veya çevre dokularla uyumsuzluk oluşabilir.
  • Her hasta için uygun olmayabilir; bazı sistemik rahatsızlıklar tedaviye engel olabilir.
  • Diğer implant türlerine kıyasla özel tasarım gerektirdiği için maliyetli olabilir.
  • Uygulama sonrası ağız hijyenine özen gösterilmezse komplikasyon gelişebilir.

Bu nedenle subperiosteal implant uygulanmadan önce detaylı bir klinik değerlendirme yapılmalıdır.

Her hastanın genel sağlık durumu, kemik yapısı ve tedaviye uygunluğu dikkatle analiz edilerek, tedavi süreci kişiye özel olarak planlanmalıdır. Bu yaklaşım, olası komplikasyonların önlenmesine ve implant başarısının artırılmasına katkı sağlar. Uzman bir diş hekimi eşliğinde planlanan tedavilerde bu riskler minimuma indirilir.

Subperiostal İmplant Sonrası Dikkat Edilmesi Gerekenler

Subperiostal implant uygulamasından sonra iyileşme sürecinin sağlıklı ilerlemesi için belirli kurallara uyulması gerekir. Öncelikle ağız hijyenine dikkat edilmeli ve hekimin önerdiği ağız bakım ürünleri düzenli olarak kullanılmalıdır.

Ayrıca işlem sonrası birkaç gün yumuşak gıdalar tercih edilmeli, sıcak içeceklerden ve sigaradan uzak durulmalıdır. Subperiostal implant tedavisi sonrası düzenli kontrollerle iyileşme süreci yakından takip edilmelidir. Enfeksiyon riskini azaltmak ve iyileşmeyi hızlandırmak için antibiyotik tedavisi uygulanabilir.

İyileşme döneminde hekimin yönlendirmelerine uyulması büyük önem taşır. Diş fırçalama tekniklerinden, beslenme önerilerine kadar birçok detay tedavinin başarısını etkiler. Protez uyumu ve çene fonksiyonlarının değerlendirilmesi için belirli aralıklarla kontrole gidilmesi önerilir.

Subperiostal İmplant Fiyatları

Subperiostal implant fiyatları; kullanılan malzeme kalitesi, tedavinin uygulanacağı klinik, hekimin deneyimi ve hastaya özel planlamaya göre değişiklik göstermektedir. Özellikle kişiye özel üretilen implant tasarımları nedeniyle maliyetler klasik implant tedavilerine göre farklılık gösterebilir.

Bu tedavinin maliyeti belirlenirken 3D görüntüleme, ölçüm teknikleri ve protez aşamaları da dikkate alınır. Subperiostal implant tedavisi, uzun vadede sağlam bir çözüm sunduğu için yatırım değeri taşır.

Ayrıca hastanın ihtiyaç duyduğu ek işlemler (diş çekimi, ağız içi temizlik vb.) fiyatları etkileyebilir. İlk muayene ve radyolojik görüntüleme sonrası kişiselleştirilmiş bir fiyat planlaması yapılır. Uygulama yapılacak merkez ve şehre göre de fiyatlar değişkenlik gösterebilir.

Subperiostal İmplant

Subperiostal İmplant Tedavi Süresi

Subperiostal implant tedavi süreci, ilk muayeneden itibaren ortalama 2-4 hafta içerisinde tamamlanabilir. Bu süre, hastanın kemik yapısı ve genel ağız sağlığına bağlı olarak değişebilir.

İlk aşamada ölçümler ve planlama yapılır, ardından cerrahi işlem gerçekleştirilir. Uygulamanın ardından birkaç gün içinde hastaya geçici veya kalıcı protez takılır. Subperiosteal implant ile sabit dişlere daha kısa sürede kavuşmak mümkün.

Bazı durumlarda, özellikle iyileşme sürecinde gecikmeler yaşanması durumunda bu süreç 6 haftaya kadar uzayabilir. Bu nedenle hastanın tedaviye zamanında başlaması, kontrollere düzenli gitmesi ve hekimin talimatlarına eksiksiz uyması büyük önem taşır.

Subperiosteal İmplant Ömrü Ne Kadardır?

Subperiosteal implantların ömrü, doğru uygulandığında ve hasta ağız hijyenine dikkat ettiğinde 10 ila 20 yıl arasında değişebilir. Bu süre; implantın tasarımı, kullanılan malzeme kalitesi, hekimin uygulama başarısı ve hastanın genel sağlık durumu gibi faktörlere bağlıdır.

Düzenli kontroller, doğru protez bakımı ve diş hekiminin yönlendirmelerine uyum, implantın ömrünü uzatmada kritik rol oynar. 

Endosteal vs. Subperiostal İmplant: Hangi Yöntem Hangi Durumda Uygun?

Dental implant tedavilerinde en sık kullanılan iki yöntem endosteal ve subperiostal implantlardır. Her iki yöntem de hastanın ihtiyaçlarına göre belirlenir. Aşağıdaki tabloda bu iki implant türünün temel farklılıklarını görebilirsiniz:

ÖzellikEndosteal İmplantSubperiostal İmplant
Yerleşim YeriÇene kemiğinin içine vida veya silindir şeklinde yerleştirilir.Çene kemiğinin üzerine, periost dokusunun altına yerleştirilir.
Kemik GereksinimiYeterli kemik hacmi gereklidir.Kemik hacmi yetersiz olan hastalar için uygundur.
Cerrahi SüreçDaha invazivdir, kemik içine delik açılır.Daha az invazivdir, kemiğe sabitlenir ancak içine girilmez.
İyileşme SüresiKemikle kaynaşma (osseointegrasyon) süreci gerektirir (genellikle 3-6 ay).Genellikle daha kısa iyileşme süresi vardır.
Kullanım AlanıGenellikle genç, sağlıklı ve yeterli kemik hacmine sahip hastalarda kullanılır.İleri yaş, kemik erimesi ya da sistemik sağlık sorunları olan hastalarda tercih edilir.
Destek TipiBireysel implantlar ya da köprü destekleri oluşturur.Genellikle tam protezler veya sabit protez destekleri için kullanılır.
Üretim TeknolojisiStandart implant tasarımları kullanılır.Kişiye özel 3D dijital tasarımlar yapılabilir.
Başlıca AvantajıUzun vadeli kemik entegrasyonu sağlar.Cerrahi greft işlemi olmadan sabit diş protezi imkanı sunar.
Başlıca DezavantajıYetersiz kemik durumunda ek cerrahi işlemler (greft) gerekebilir.Geleneksel endosteal implantlara göre daha az uzun vadeli veri bulunur.

Subperiosteal İmplant İnfocrafic

Subperiostal İmplant Tedaviniz İçin Uzman Desteğe mi İhtiyacınız Var?

Eğer siz de çene kemiğinizin yetersiz olması nedeniyle klasik implant tedavisine uygun olmadığınız söylendiyse, subperiostal implant yöntemi sizin için ideal olabilir. Tedavinizin başarıyla planlanması, uygulama sürecinin uzman hekimler tarafından yönetilmesi büyük önem taşır.

Ata Pera Diş Kliniği olarak, her hastaya özel implant çözümleri sunuyoruz. Subperiosteal dental implants konusunda uzman ekibimizle size özel tedavi planınızı birlikte oluşturabiliriz. İleri teknolojilerle donatılmış kliniğimizde hem sağlıklı hem estetik sonuçlar elde ediyoruz.

Kliniğimizde tedavi süreci boyunca size rehberlik edecek uzman danışmanlarımız, her aşamada sizi bilgilendirir. Sterilizasyon ve hasta güvenliği protokollerine tam uyum ile hizmet veririz. İstanbul’da kaliteli bir diş tedavisi arayanlar için Ata Pera Diş Kliniği güvenilir bir adrestir.

Neden Ata Pera Diş Kliniği?

İstanbul, implant tedavileri konusunda Türkiye’nin önde gelen merkezlerinden biridir. İstanbul’un merkezinde yer alan Ata Pera Diş Kliniği, subperiostal implant ve diğer implant tedavilerinde uzmanlaşmış hekim kadrosu ve modern altyapısı ile dikkat çekmektedir. Çene kemiği yetersizliği yaşayan bireyler için etkili ve güvenli çözümler sunan Ata Pera, bu alanda tercih edilen ve önde gelen İstanbul’daki diş kliniklerinden biridir. 

Subperiostal implant hakkında detaylı bilgi almak ve ücretsiz ön değerlendirme randevusu oluşturmak için bizimle iletişime geçin. Yeni bir gülüşe, sağlıklı ve güvenli adımlarla ulaşmak mümkün!

by ATA PERA

Özgürce Gülümse!

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *